26 Ağustos 2010 Perşembe

Bir Umut

Karşıma neler çıkacağını az çok kestiriyorum sanki
Bazen savaşabilirim diyorum
bazende umutsuzluğa kapılıyorum
korkuyorum
Umudun kendini kendini gösterdiği anlarda
içimdeki huzuru anlatmanın imkanı yok
nasıl bir mutluluk
Hep sürse diyorum
Sürekli bir şeylerin hayaliyle
belli idealleri başarma isteğinin
heyecanını sıcak tuttuğum zaman
umudumu kaybetmiyorum
Derler ya
''İdealleri olanların hürriyetleri kendi elinde değildir''
Hürriyetimi çook ileri attım ben artık
Zorlu bir yolda yürüyorum artık
Çok şey kaybediyorum aslında.
Gençliğim gidiyor...
Ve ben bu gidişe göz yumuyorum.
Hep bir şeyi başarabilmenin umuduyla
Hep bir umutla
Hiç bitmeyen bir umutla

9 Ağustos 2010 Pazartesi

Saçlarım


Henüz 1 yıl bile olmadı şu fotoğraf çekileli. Harddiskdeki eski fotoğrafları karıştırayım dedim bugün. Aslında karıştırmak istemedim. Bilerek bu fotoğrafların olduğu klasöre gittim. O gün çok eğlenmiştik bu fotoğrafları çekerken. Saçlarım ne kadarda uzunmuş,yeni farkettim. Şimdi ise kısacık bu fotoğrafa göre. Çok özlüyorum bu saçları. Ne kadar bahane bulsamda saçlarımı kestirmeme neden olan, bu saçları yok eden bir kadındı. Bir kadın sevdim, 3,5 senenin sabrını,emeğini,yaşanmışlıklarını yok ettim tek bir makas darbesinde. Şimdi soruyorum kendime. Niye kestirdim ki bu saçları? Çok sevmekle alakası yok bu tarz travmaların. Beynimizde küçücük tepeleri,kocaman dağlar yapıyoruz. Sonra o tepelere ağlıyoruz,bir ömür,bir dönem feda ediyoruz.Düz mantık bakınca baside indirmek mümkün aslında. Acı peşinde miyiz? Orası sebepsiz. Ama nedense yaşamak istiyoruz matemi,hüznü.
Tekrar uzatıyorum saçlarımı. 3 sene sonra yine bu hale gelir herhalde. Öyle tahmin ediyorum.Resimdeki saçlarım ne pislikler,ne kahpelikler görmüştü. Bu sefer fazlasını görmez umarım.
Eyvallah!