30 Aralık 2011 Cuma

Yok oluş

Yazacak bir şey mi kalmadı artık? Yoksa ben mi tükettim yazılacak ne varsa? Ben hep böyleyim zaten. Tüketirim ne varsa. İlk önce biriktiririm,sonra fütursuzca tüketirim. İnsanlığımı biriktirmiştim en son. Onu da tükettim. Bir şeyler düşünürdüm,onun için tükettim. Bir kadın sevdim,onun için tükettim. Bir hayat seçtim, elimde ne varsa gitti. İnsanlıktı en son elimde kalan, onu da tükettim. İnsanlık var olmalı bireyin içinde her zaman. Peki yok olmuşsa? İleriye dönük, beni besleyecek ne kaldı ki başka? Olmayan insanlığımla,hayatlar tüketiyorum. Evet,tek gerçek bu. Bana karşı umutları olan insanların umutlarını yok ediyorum. Hayal kırıklığı uzmanıyım ben aslında. Yollar çizmişim kafamda,ne kimseyi sokabiliyorum ne de başka bir yola sapabiliyorum. Ey şu 23 yıllık hayatıma girmiş,kalbini kırdığım,kalplerinde misafir olduğum,hayatlarından geçtiğim ve nice sıfat yükleyemediğim ama bana kırgın,nefret duyan insanlar!!! Duyun hepiniz. Ben hastalıklı bir ruhum. Ben artık ben değilim. Elimde sopam,geziyorum. Kaçmaya çalışıyorum buralardan,birilerinden... Ama unutuyorum hep. Aslında ben kendimden kaçamıyorum! Bir kez daha yazmıştım. Keşke bir Şule çıksa karşıma ya,ne güzel olurdu. Sürekli 1 ile 1'i toplasamda,çıkan sonucun karesini almak başkasının işi olsa. Parantezlerde yok olmuşum ben. Aslında iyi bir insanım..insandım..yada herneyse..birşeydim önceden. Şimdi kaybettiklerimi toplamaya çalışıyorum. Biliyorum onlar beni kazanmanın derdinde değiller. Herkes bencil artık şu dünyada. Bana mı zaman ayıracaklar? Saçmalık. Ne garip değil mi? Paragraf yapmaktan korkuyorum,yazım sonlanır diye. Hayatımda aynen böyle.Kimseyi sokamıyorum hayatıma,dünyam kararacak diye. Mutlu seneler herkese!

Hiç yorum yok: